Yüksek Kilise, aslında Analipsis Tepesi üzerinde konumlanmıştır ve bu tepe, çok eski çağlardan beri insanlık tarihine tanıklık etmiştir. 1894 yılında, Başrahip İoannes Ieimonidis’in öncülüğünde, Odessa’daki Güzelyurtlulardan toplanan paralar ile inşa edilen yapı, hem manastır hem de kilise olarak kullanılmıştır.
Analipsis Tepesi’nde yapılan kazılarda, Kalkolitik Çağ’dan kalma obsidiyen taş baltaları ve seramik parçaları bulunmuştur. Bu buluntular, bölgenin sadece dini değil, aynı zamanda kültürel ve tarihi açıdan da zengin bir geçmişe sahip olduğunu göstermektedir.
Yüksek Kilise, tek nefli ve dikdörtgen plana sahip, kubbeli beşik tonoz tavanı ile dikkat çeker. Giriş kapısının üzerinde yer alan 1894 tarihli kitabe, yapıyı daha da özel kılan detaylardan biridir. Kilisenin doğu tarafı eski şapel iken, batı kısmı daha sonradan eklenmiştir.
Manastır binası, içinde beş oda ve bir toplantı odası barındıran birinci bölüm ile iki oda ve koridordan oluşan ikinci bölümden meydana gelir. Ayrıca, bölgenin eşsiz manzarasını izleyebileceğiniz harika bir seyir terası bulunmaktadır.
Yüksek Kilise, Kapadokya’nın en değerli hazinelerinden biri olarak, ziyaretçilere hem görsel bir şölen hem de derin bir tarihi deneyim sunuyor. Eğer bu bölgeye gelirseniz, Yüksek Kilise’nin mistik atmosferinde bir gün geçirmeyi kesinlikle tavsiye ederim.
📍Yüksek Kilise
Yüksek Kilise, aslında Analipsis Tepesi üzerinde konumlanmıştır ve bu tepe, çok eski çağlardan beri insanlık tarihine tanıklık etmiştir. 1894 yılında, Başrahip İoannes Ieimonidis’in öncülüğünde, Odessa’daki Güzelyurtlulardan toplanan paralar ile inşa edilen yapı, hem manastır hem de kilise olarak kullanılmıştır.
Analipsis Tepesi’nde yapılan kazılarda, Kalkolitik Çağ’dan kalma obsidiyen taş baltaları ve seramik parçaları bulunmuştur. Bu buluntular, bölgenin sadece dini değil, aynı zamanda kültürel ve tarihi açıdan da zengin bir geçmişe sahip olduğunu göstermektedir.
Yüksek Kilise, tek nefli ve dikdörtgen plana sahip, kubbeli beşik tonoz tavanı ile dikkat çeker. Giriş kapısının üzerinde yer alan 1894 tarihli kitabe, yapıyı daha da özel kılan detaylardan biridir. Kilisenin doğu tarafı eski şapel iken, batı kısmı daha sonradan eklenmiştir.
Manastır binası, içinde beş oda ve bir toplantı odası barındıran birinci bölüm ile iki oda ve koridordan oluşan ikinci bölümden meydana gelir. Ayrıca, bölgenin eşsiz manzarasını izleyebileceğiniz harika bir seyir terası bulunmaktadır.
Yüksek Kilise, Kapadokya’nın en değerli hazinelerinden biri olarak, ziyaretçilere hem görsel bir şölen hem de derin bir tarihi deneyim sunuyor. Eğer bu bölgeye gelirseniz, Yüksek Kilise’nin mistik atmosferinde bir gün geçirmeyi kesinlikle tavsiye ederim.
Comments